Mergen, bir sanatçıydı ve yaratıcılığı sayesinde hayatına anlam katıyordu. Kendini ifade etmek için fırça ve boya kullanırdı, ancak bir gün ilginç bir fikir aklına geldi. Bir çizim yaparken, bir yılan figürünü resmetti ve birdenbire bu yılan figürünün kanatları olduğunu hayal etti.
Mergen'in hayal gücü, onu heyecanlandırdı ve hemen başka yılan figürleri çizmeye başladı. Fakat bu yılanların hepsi bir şeye sahipti: kanatları vardı. Ve Mergen, bu yılanların kanatlarının güzelliğini ve muhteşemliğini tasvir etmek için tüm yeteneğini kullandı.
Çizimleri tamamlandıktan sonra, Mergen yaratıcı eserlerini sergilemeye karar verdi. İnsanlar, kanatları olan yılanların resimlerine hayran kaldılar ve herkes Mergen'in yaratıcılığına ve sanatına hayranlık duydu. Ancak, Mergen kendisi de yılanların kanatlarının gerçekliği hakkında merak etmeye başladı.
Bir gün, Mergen'in bir rüyasında, yılanlar gerçek olduğunu ve onların kanatlarına dokunabildiğini gördü. Bu rüya, Mergen'i gerçek dünyada yılanların kanatlarını keşfetmeye teşvik etti. Araştırma yaptı ve sonunda bir yılan türü buldu, onun gerçekten kanatları vardı.
Mergen'in yılanlar hakkında yaptığı araştırma, ona daha da ilham verdi. Artık, sadece yaratıcılığıyla sınırlı kalmayan Mergen, gerçek yılanları da resimlemeye başladı. Kanatları olan yılanlarla başladığı serüveni, gerçek yılanlarla devam ettirmişti.
Mergen, yılanların kanatlarını bir metafor olarak kullanarak, hayatta her şeyin mümkün olduğunu ve sınırların sadece zihnimizde olduğunu gösterdi. Kendi yaratıcı düşüncelerini gerçeğe dönüştürmek için mücadele etti ve sonunda başardı. Yaratıcılığı, araştırmacılığı ve cesaretiyle, hayallerindeki şeylerin gerçekleşebileceğini kanıtladı.